“Cici” hiç cici olmamış
Yönetmen koltuğundaki, Berkun Oya nedense bildiği bir konuyu seyirciye aktarma konusunda muvaffak olamıyor.
Netflix filmi, siyah beyaz 1980’li yılların TRT’deki hastane ve hemşirelik mesleğine yönlendiren kamu spotuyla başlıyor. Televizyon kapanınca hayran bir şekilde televizyondaki hemşirelere bakan bir kadın beliriyor ekranda. Aslında burada yönetmen izleyiciyi hemşireliğe yönlendirmeye çalışmıyor, bilhassa hemşire olmak isteyen ama kaderin cilvesiyle köyde biri kız ikisi oğlan üç çocuk anası olmuş bir kadını göstermeye çalışıyor.
Yönetmen koltuğundaki, Berkun Oya nedense bildiği bir konuyu seyirciye aktarma konusunda muvaffak olamıyor.
Film o kadar durağan ki yönetmenin sanki anlatacak bir şeyi yoktu da bak bende imkân var, para var, bu işlerden de anlıyorum zamanımı imkânımı harcadığım gibi üstüne de sizin zamanınızı harcıyorum der gibi bir iş koymuş ortaya.
Oya, 1980’ler dizisinin etkisinde kalmış gibi görünüyor. Film başlarken ortaya bir şey çıkacak beklentisini zamanla hüsrana bırakıyor. Az ondan, az bundan, az şundan derken ortaya ne idüğü belirsiz bir dram türü çıkıyor.
Konusu 1980’lerde başlayan üç ayrı döneme sıçrayan koronavirüs salgını gölgesinde etkisinde kalmış bir film.
“CİCİ” ADLI FİLİMDE CİCİDEN ESER YOK
Bir filmden beklenti filmin adıyla müsemmadır ancak, “Cici” filmi konusu ve akışı itibariyle hem adından uzakta hem de cici olmaktan öte.
Filmde Almanya’ya gidip köyünde bir av arsa yapıp memleketine dönen, Almancı bir kocanın Ankara özentili eşi ile köyde yaşadıkları konu ediliyor.
Aslında yönetmen Oya çok sıkıcı bir iş çıkardığının filmi çekerken fark ediyor, izleyici kalkıp gitmesin diye bir saniye geleceğe dönüş yapıyor. İzleyici bir dakikan film daha başlamamış olaylar arkada diyerek vakit öldürmeye devam ediyor.
Sinema işinin ne kadar zor olduğunu anlatmak için de film içinde bitmeyen bir film yıllar süren emeğe geniş yer vermiş.
Aslında filmden geriye kalan tek şey babasının hayatını çekmeye karar veren ezik bir çocuğun bunda da başarısız oluşu. Ortada yarım bir film var.
Yönetmen filme neden “Cici” adını vermiş bilemiyorum ama en sonda taksirle kocasını öldüren bunamış Havva (Nur Sürer) kendi kendini severken “cici” dediğini duyuyoruz. “Cici” filmi bir nevi cici olmayan bir yapıta cici adını kullanarak da “cici” kelimesinin katili olmuş.
SİNEMA FİLMİ NASIL ÇEKİLMEZİN GÜZEL BİR ÖRNEĞİ
Bu imkânlarla bu oyuncu kadrosuyla çok harika duygusal bir Anadolu işi dram ortaya çıkabilirdi ancak çıkmamış. Olmamış bence denemeye devam etmeli yönetmen ancak yeni bir projeye başlanmadan önce, Cici’yi bir defa baştan sona hızlandırmadan ve atlamadan izlemek şartıyla.
Eksiklerini görsün, kendi filmine tahammül etsin. Bu filmin kurgusunda da montajında da çok kusur var.
Yapılan iş, film nasıl çekilir konusunun bir nevi kamera arkası gibi olmuş. Üniversitelerde ders olarak okutulabilir.
Ortada film yok bence, Cici filmi yarım kalmış. Tıpkı filmde yarım kalan, film gibi yarım kalmı bir hikâye.
Yönetmen birçok yere yeteriz gönderme yapıyor; Almancıya, İbrahim Tatlıses’e, Bergen’e önüne kim geçtiyse gönderme ve detay var ama hiçbir detay gönderme yerine ulaşmıyor.
Bence mesele üzerinde olmuş-olmamış tartışması yapılacak sanatsal faaliyetler değil, güzel olmuş dedirtecek etkili yapımlar ortaya çıkartmak.
İzlemek zaman kaybı olacaktır. Çünkü yönetmen ne yapmaya çalışıyor nereye varmaya çalışıyor belli değil çünkü film yarı yolda kalmış.
Bence ikincisini çeksin yarım kalmış filmi tamamlasın, ya da eldeki çekimlerle sağlam bir kurguyla elden geçirip yeninden gösterime soksun. İki buçuk saatlik filmde izlenecek kısım yarım saatlik bir kısa film yapılırsa bence gayet isabetli olur.
Kısa filmde sadece kadının kocasına taksirle dört uyku ilacı verip, üstünü açıp, şömineyi söndürüp üstüne pencereyi açıp zatürre edip öldürmesini, kızının aşkına “taş koyuşunu” itirafını işleyerek kusursuz bir kötülük nasıl olur gösterilebilir.
Anadolu’nun işlenen kötülüklere iyi bir örnek olarak başyapıt bile olabilir. İyi bir, eş iyi bir insan, birisi uyurken üstü açılan kişinin üstünü kapatan kimsedir. Ortada sadece kötülük var.
İzleyelim mi diye sorarsanız? Bir film çekmeyi planlıyorsanız bu iş nasıl yapılmaz onu görmek için bakabilirsiniz. Film sektöründe bir iş çıkarma planınız yoksa vakit kaybı olur. Kaybolacak vaktiniz varsa iyi seyirler…
CİCİ FİLMİ KONUSU NEDİR?
Yaşadıkları kayıpların ardından köylerinden kente göç eden ailenin 30 yıl aradan sonra eski evlerinde yeniden buluşmasını konu alıyor. Çiftlik evlerine uzun bir aradan sonra geri dönen ailenin gerçeklerle yüzleşmesi sonrası acılarla dolu geçmiş gün yüzüne çıkar. O zamana kadar üstü kapatılmış, konuşulmamış olaylar ve eski yaralar yeniden açılır.
KÜNYE VE DAHA FAZLA BİLGİ:
IMDb ortalaması: 7.3 (ben 6 verdim)
Yönetmen: Berkun Oya
Oyuncular: Yılmaz Erdoğan Yılmaz Erdoğan… Bekir / Havva’nın kocası
Nur Sürer… Havva / Bekir’in eşi
Funda Eryiğit … Havva / Genç
Okan Yalabık … Kadir / Bekir ve Havva’nın oğlu
Artun Can Salman … Kadir / Genç
Ayça Bingöl… Saliha / Bekir ve Havva’nın kızı
Çağla Naz Kargı… Saliha / Genç
Fatih Artman… Yusuf / Bekir ve Havva’nın oğlu
Olgun Şimşek… Cemil
İnciur Daşdemir… Yusuf’un eşi
Sevval Balkan… Naz / Saliha’nın kızı
Muttalip Müjdeci… Osman / Cemil’in amcası
Aslı Işık… Kadir / Asistan
Tansu Biçer… Tansu / oyuncu
Yapım: Ali Farkhonde, Umut Alkan, Burcu Batalay, Berkun Oya
Teknik Ekip: Yağız Yavru, Ali Ağa, Neslihan Hanoğlu, Aslı Dadak, Barış Yılmaz, Onur Yılmaz
CİCİ FİLMİ NEREDE ÇEKİLDİ?
Cici filminde aile dramı anlatılıyor. Ailenin ev içindeki yaşamı, geçmişle yüzleşmesi anlatılıyor. Bu sebeple çoğunlukla çekimler İznik’te film için hazırlanan ev içinde gerçekleşti.
Yunus Erdoğdu – UkraynaHaber.com
https://www.facebook.com/erdogduy
