Avrupa Ligi’ndeki ağır Molde yenilgisi ve umut düzeyini alt üst eden kötü futbol sonrası, Bursaspor gibi güçlü bir rakibi ağırladı Fenerbahçe. Kendi sahasında tribünlerin de desteği ile rakibini zorlansa da 2-1 yenerek liderliğini sürdürdü.
Molde kadrosundan farklı olarak kaleci Volkan, Hasan Ali, Markoviç ve Fernandao rotasyonları ile sahaya çıktı Fenerbahçe takımı. Maç öncesi, futbol otoriteleri ve tabiî ki taraftarlar Persi ve Caner’in yedek kalmasını tartışıyordu. Olası bir kötü sonuçta tartışmaların merkezini de bu tercihler oluşturacaktı. Şahsi fikrim özellikle Hasan Ali tercihi doğruydu. Caner savruk ve istikrarsız bir görüntü çizerek girdiği sezonda, çok gedik veriyor ve takım disiplininden kopuk oynuyor. Hasan Ali savunma disiplininin ve devamlılığının da üzerine koyarak hücum etkinliğinde de takıma katkı verdi ve Persie’nin galibiyet golündeki harika asisti yaparak yanıltmadı. Fernandao da Persie’ninMolde karşısındaki görüntüsünden sonra bence doğruydu.
Persie maç sonrasındaki açıklamalarında yedek kalmasından dolayı mutsuzluğunu belirtip fiziksel olarak hazır olduğunu iddia etmesine rağmen… Fernandao tercihi özellikle kenar ortaları ile gelecek toplarda Bursa kalesinde tehlike oluşturabilirdi. Ne yazık ki Fernandao bu tercihte bizi yanıltan oldu ve çok top ezerek etkili olamadı. Sanırım önümüzdeki hafta oynanacak Beşiktaş maçında dinlenecek forvet kendisi olacaktır.
Maça kontrolü elinde tutarak ve pas yaparak başladı Fenerbahçe. Mevcut düzende 4-4-3 gözüken dizilişte üçlü orta sahanın dönen topları alması ve hücum etkinliğine katkı yapması gerekiyordu. Bunu da başarı ile yaptılar ilk 35 dakika. Hatta ilk golü bulduktan sonra iki net pozisyona girdi Fenerbahçe; golleri kaçıran oyuncular Ozan Tufan ve Raul Meireles’ti. Diğer önemli gereklilik ise iki hücum kanadı oynayan Lazar ve Nani’nin hem çizgilere inip orta yapması, hem de arkalarındaki bekleri hücuma sokacak şekilde oynaması gerekiyordu. Diğer bir ifade ile Fernandao’yu rakip stoperlerin kıskacına bırakmayıp, içeri kat ederek ikinci ve üçüncü forvet gibi oynamaları gerekiyordu. Zira ilk golde bu gerekliliği sağlanınca geldi; Markoviç rakip savunmanın merkezine doğru dripling yaptı, kısa pasında Fernandao duvar görevi üstlenerek topun üzerinde atladı, Nani ise çok güzel bir plase ile takımını öne geçirdi. Sonrasında baskıyı devam ettiren Fenerbahçe ikinci golü aradı fakat bulamadı. Ne olduysa bu baskıyı en azından pas oyunu ile devam ettiremese de tutması gereken takım, defans ile hücum arasındaki mesafeyi açarak Fernandao’ya uzun oynamaya başladı. Bu şekilde ileride top tutamayan Fenerbahçe dönen topları kazanma becerisinde de çok başarılı olamayınca oyun dengelenerek devre arasına gidildi.
ŞİMŞEK “ÇALAMADI”
İkinci yarıya da devreye gidildiği şekilde iyi başlamadı Fenerbahçe, ancak Nani ve özellikle Lazar Markoviç’in açık alandaki sürati ile kaleye gidebileceğini göstermeye başladı. İşte bu anda uzun süredir Fenerbahçe maçlarına verilmeyen hakem Barış Şimşek sahne aldı! Önce rakiplerini eksilterek süratle hücum sprinti atan pozisyonu kasten faul yaparak kesen Bursa Spor futbolcusuna sarı kartı veremedi. Umut vadeden atağı kesen bu pozisyonda sarı kartını çıkaramayan Şimşek, hemen akabinde Lazar Markoviç’in süratini kullanarak ceza sahasında rakibine avantaj sağlamasını, diğer Bursa Spor futbolcusu hem vücudu hem ayaklarını kural dışı kullanarak durdurdu. Şimşek net penaltıyı çalamadı. Hemen ardından ise Markoviç rakibini arkadan çekerek indirdi ve haklı olarak sarı kart gördü. Birkaç dakika içindeki kart standart dışılığı enteresan! Zaten hakem şimşek Markoviç’in yüzüne söylediği İngilizce sözü kabullendiyse nasıl bir çelişki içinde olduğunu itiraf etmiş oldu. Şimşek bunla da kalmadı, Bursa Spor lehine hemen hemen her ikili hava pozisyonunda faul çalarken, Bursa Spor’un attığı golde Josue’nin Raul’a hava mücadelesindeki net şarjı “çalamadı”! Pozisyon golle sonuçlanınca tribünlerdeki tepki yoğunlaştı! Bu tepki Fenerbahçe’li oyuncuları bir nebze ateşledi ve bu motivasyon ile Hasan Ali’nin ayağa ortasına Persie bitirici dokunuş ile reaksiyon vererek galibiyeti getirdi. Şimşek aynı tutumuna gene devam etti. Oyuna girerek olumlu işler yapan Fenerbahçe’li oyuncu Uygar ceza sahasına girdiğinde Serdar Aziz tarafından kol şarjı ve ayakları ile indirildi. Şimşek buna da penaltı çalamadı. İlk yarıda Fernandao’nun Serdar Aziz’in bileğine kontrolsüz basmasına sarı kart gösteremeyen, Hasan Ali’nin ceza sahasına girmek üzereyken Serdar Aziz tarafından indirilişine faul dahi vermeyen, Nani’nin tendonuna kontrolsüz gelerek basılmasına faul düdüğü çalmayan Barış Şimşek bir tarafta; objektifliğe teğet bile geçemeyen ve tüm bu pozisyonlara rağmen her Fenerbahçe maçı öncesi ve sonrası olduğu gibi hakemlere yüklenen Ertuğrul Sağlam diğer tarafta…
Toparlamak gerekirse, Fenerbahçe gene istediği oyunu maç geneline yayamadı. Sezon başından bu yana güçlü rakiplerine karşı iyi bir futbol filmi izletemedi. Bu sefer iyi futboldan kısa fragmanlar sunarak sonuca gitti. Tüm bunlara rağmen yenilgisiz liderliği elde etmiş durumda. Bakalım, küçük fragmanlar önümüzdeki haftaki Beşiktaş deplasmanında yetecek mi?
SERHAT KILIÇ | UKRAYNA HABER – [email protected] @serhat5407
