Ukrayna Savaşı Sayılarla
Ukrayna Savaşı Sayılarla
Ukrayna'daki savaşın birinci yılında Rusya'nın kayıpları.
Haberler

Psikolojik reaksiyon ve hırs galibiyeti

Öncelikle, tüm İslam Âlemi’nin mübarek Kurban Bayramı’nı kutlar ve dünya Müslümanları ile insanlığa huzurlar getirmesini dileriz.

Fenerbahçe, böyle bir Bayram günü kendi sahasında Konyaspor’u ağırladı. Gerek bayramın ilk günü olması, gerekse Fenerbahçe taraftarının bu seneki oyun tatminsizliği ile oluşan karamsarlık, tribünlerin boş kalmasına sebep oldu. Passolig etkisinden bahsetmek çok doğru olmasa gerek, çünkü Fenerbahçe yönetimi tek maçlık kart ile taraftarı için kolaylık sağlamıştı geçen hafta.

Fenerbahçe teknik direktörü İsmail Kartal, Diego ve önünde üç hücumcu oynatma ısrarına dün akşam da devam etti. Takım bu oyun kurgusu ile devamlılığı olan bir oyun ortaya koyamıyor. Böylece Fenerbahçe ne kapanan takımlara etkili ve yeterince hücum yapabiliyor, ne de kendisine ileride baskı yapan ve hücumda çoğalan takımlara karşı yeterince önlem alabiliyor. Kaldı ki bunu yapabilecek güce de tam olarak sahip gözükmüyor. Bu görüntü ile maça Konyaspor gol ve şut girişimleri ile başladı, çünkü ev sahibi ekip bu düzende birbirinden çok uzakta pozisyon alan bloklar ile oynadı. (Forvet ve savunma arasındaki mesafe sanırım en az elli metreydi.) Birinci ve ikinci bölgeye sıkışmış yan pas trafiği ve uzun oynanarak gelen top kayıpları derken Fenerbahçe’nin imdadına duran top yetişti. Faul ile alakası olmayan bir serbest vuruştan Webo’nun kafa vuruşu ile üstün duruma geçti Fenerbahçe. Maçın tansiyonu bu dakikadan sonra arttı. Caner’in çelmesi ile gelen penaltı sonucu haksız ve gereksiz itirazları ile gerilen oyunda Bekir’e çıkan- bence- yanlış kırmızı kart maçın kırılma anı oldu; çünkü yanlış kurgulanan oyun organizasyonunun galibiyete giden yol “hırs oyunu” bu pozisyondaki psikolojik reaksiyonun sonucuydu.

Fenerbahçe takımı Diego ve üç hücumcu ile oynarken, bir de Kuyt’ın Fenerbahçe ataklarını inanılmaz yavaşlatan oyun tarzı ile yukarıdaki kırılma anına kadar sıkıntılar yaşadı. Öyle ki Kuyt bir pozisyonda Alper’in driplingler ile üç rakibini eksilttiği pozisyonda arkadaşından aldığı topa gereksiz basıp, geriye ve yana oynamıştı! İşte bunun aksine, kırmızı kart pozisyonunun gerginliği ile devreye giden Fenerbahçe, ikinci yarıya hırs ve psikolojik reaksiyonun verdiği müthiş baskı ile başladı. Tüm oyuncular rakip oyunculara önde ve ilk topta basarak, temaslı oynamaya başladı. Ayrıca Gökhan, Alper ve Sow başta olmak üzere sprint sayısını artırarak topu hücum bölgesine daha çabuk taşıdı. Golü de bu baskı sırasında Konya savunması ve kalecisinin skandala yakın hatası ile buldu. Sonrasında Sow, Kuyt, Gökhan ve Mehmet ile etkili olarak pozisyonlar bulsa da, yorgunluğun etkisi ile son vuruşlarda bitiricilik faktörünü gerçekleştiremedi. Daha sonra müthiş “yürekli ve ciğerli oyun!” ile skoru pozisyonlar verse de (şansının da yardımı ile) korumayı bildi.

Özetle, Fenerbahçe sahasındaki üçüncü galibiyeti de bir farkla ve zorlanarak elde etti. Bunu da kırmızı kartın getirdiği hırs ve motivasyon ile başardı. Bu noktada aldatıcı olmaması gereken konu şu; Fenerbahçe’nin mücadelesi güç merkezli değil, motivasyon merkezliydi! Bunu Alper, Gökhan ve Mehmet başta olmak üzere tüm oyuncuların art arda sakatlanması ile de yorumlayabilmek mümkün. Zira Fenerbahçe geçen yıl Beşiktaş gibi ezeli ve güçlü rakibini dahi on kişi ile neredeyse sahadan silmişti.

Maçın Hakemi

Mete Kalkavan ülkenin en kötü ve en “hakem karakteri” az hakemlerinden!

1. Onuncu dakikalar civarı Konyaspor’un şutu çok açık Kuyt’ın kafasına çarpıp kornere çıkıyor, ancak aut veriyor!

2. Fenerbahçe’nin ilk golü öncesi, faul ile alakası yok iken, nasıl bir hayal gücü ise faul çalıyor ve Fenerbahçe öne geçiyor.

3. Penaltı pozisyonu sonrası Caner her zamanki gibi şiddetli el hareketleri ve sözler ile itiraz ediyor, akabinde rakibe sert faul yapıyor uyarmıyor bile.

4. Bekir kontrolsüz biçimde ayağını kaldırıp rakibinin sırtını sıyırıyor,ancak çok net dizini büküyor ve ayağını çekiyor.Basma ve ayağını iterek darbe uygulama yok,sarı olması gereken pozisyonda kırmızı veriyor.

5. Kuyt’a ikinci yarı arkadan yapılan ve bir “umut vadeden kanat akınını” kesen faul sonrası M. Uslu’ya sarı kart çıkaramıyor… Kısaca, hakemlik Mete Kalkavan’ın mesleği değil diye düşünüyorum.

SERHAT KILIÇ | UKRAYNA HABER[email protected] @serhat5407

Ukrayna Haber

Ukrayna'nın, ilk Türkçe haber sitesi.

İlgili Makaleler

Bir Cevap Yazın

Başa dön tuşu
Ukrayna Savaşı Sayılarla
Kapalı

Reklam Engelleyici Algılandı

BU HABERLER YAZILIRKEN NE MİLYARDER SERMAYE SAHİPLERİNDEN, NE DE ÇIKAR ÇEVRELERİNDEN DESTEK ALMIYORUZ… LÜTFEN REKLAM ENGELLEYİCİYİ DEVRE DIŞI BIRAKARAK SİTEMİZDEKİ GERÇEK HABERCİLİĞE DESTEK OLUNUZ... BU REKLAMLARA TIKLAYARAK GAZETECİLERİN BAĞIMSIZ OLMASINA YARDIMCI OLUNUZ... BAŞKA GELİRİMİZ YOK. DESTEĞİNİZ İÇİN, TEŞEKKÜR EDERİZ. PAYPAL: [email protected]