[Foto Galeri] Ukraynalılar, Beşiktaş’a büyü yapmış!

Öncelikle itiraf edeyim ben futboldan hiç anlamam takip de etmem. Yani şöyle diyeyim NASA’nın uzay çalışmalarını takip ettiğim kadar Türk futbolunu takip ediyorum…

Tercüme edeyim yani NASA’dan gelen ‘yeni bir gezegen bulundu’ gibi bir açıklamayı atlamam tıpkı bir mazideki ‘Türk takımın Avrupa da zafer kazandı’ haberleri gibi…

Mesela NASA’dan: ‘Uzayda yeni bir galaksi bulundu galakside de hayat olan bir gezegen var’ şeklinde açıklama geliyor merak edip bakıyorum. Futbol için de bu şu demek; ‘Dünya şampiyonasında Türk Milli Takımı 3’üncü’ oldu yani ancak bu dikkatimi çekiyor.

Bir zamanlar insanlığın aya adım atması gibi İstanbul takımları gündemdeydi…

Artık moda olan Anadolu’nun timsahı, hamsisi… Diğer takımların hayvan maskotlarını bilmiyorum…

İstanbul futbolunda hayat belirtisi yok, tıpkı sönmeye yüz tutmuş boş gezegenlere döndü.

Ben zaten 2005’ten beri Kiev’e gelip Dinamo Kiev’i yenip giden bir takım görmedim evvelini de bilmiyorum.

Ukrayna takımlarını bizimkiler yenemezler neden büyü yapmışlar?

Hava soğuk olduğu için mi?

Yok, bunların hepsi mazeret hava, Sivas’ta da soğuk Erzurum’da da…

Esas mesele, Ukrayna deyince bizim erkek futbolcularımızın aklına futboldan önce başka şeyler geliyor.
Bu kafayla yenmeleri de mümkün değil.

Vakti zamanında Beşiktaş bir dört gol de Harkiv’de yemişti. Ben de oradaydım. Maç başladı canlı bağlantı için aradılar tam o sırada stat ana baba günü oldu… Neden? Çünkü sahaya çıkar çıkmaz gol yemişler daha sonra da Ertuğrul Sağlam’ın başını… Efendi adamdı yıprattırmadı kendini gitti. Tarih Kiev’de tekerrür etti…

Neyse sadede geleyim efendim ben yabancı futbolcudan haz etmiyorum…

İşte Beşiktaş’ın ilk 11’i; Rüştü, Hilbert, Sivok, Ferrari, İsmail, Ernst , Aurelio, Necip, Guti , Bobo, Almeida.  

Kaçı Türk?

Bakalım; Rüştü, İsmail ve Necip. Ben niye destek olayım bu takıma?

Kazan Rubin’de Hasan Kabze ve Gökdeniz Karadeniz var. Üstelik teknik adamları da öp öz Türkmen evladı Kurban Berdioğlu var.

Ne farkı var ondan?

Türk takımları bence durup bir boy aynasında kendilerine baksınlar…

Yabancılaştılar hem futbola hem de milletine…

En azından insan formasındaki Türk bayrağından utanır ya!

Türk futbolu, kara deliğe dönüşmüş. Transfer adı altında topladıkları nice yıldızları yuttu.

Derme çatma yıldızlar uyum içinde olmazsa bir galakside yaşam olmaz…

Dinamo Kiev’in Teknik Direktörü Yuriy Semin, 4-0 galip geldikleri Beşiktaş’ı maçı sonrası düzenlediği basın toplantısında, Beşiktaş’ın güçlü oynamasına rağmen takım ruhu ile oynayarak maçı kazandıklarını söyledi.

Keyfinin yerinde olduğu gözlenen teknik adam, “Beşiktaş’a attığımız sekiz golü; yönetim, teknik heyet, oyuncular ve taraftar olarak uyum içerisinde hareket ederek attık.” dedi. Ne diyeyim helal olsun!

Beşiktaş Teknik Direktörü Bernd Schuster ise; “Ben sadece bir şanssızlık olduğunu düşünüyorum. Kısa zamanda bunu düzeltmek için çalışacağız.” diye konuştu.  

Ne diyelim takım bir umreye gitsin belki nazara veya büyüye gelmişinizdir…  

Ya adam yabancı olamasaydı en azından bizim lügatimizde konuşurdu. Mesela adı, Ali Veli soyadı Kırdokuz Elli olsaydı çıkar derdi ki;

“Bize rakip takım büyü yaptı. Cim Bom’um taraftarının nazarı değdi. Geçenlerde Medyum Memiş’e gitmişler. Ayıp yakışmıyor belden aşağı vuruyorlar. Biz de takım olarak en kısa zamanda boy abdesti alıp hocaya gideceğiz büyüyü bozduracağız” derdi.

Diyecek bir şey bulamıyorum…

Kabiliyetsiz, kifayetsiz bir ekip Türk futbolun kaderine hâkim olmuş. Kim bilir, bu arada ne cevherler kaynayıp gidiyor.

Bu arada ben her hangi bir Türkiye takımının taraftarı değilim. Mezun olduğum Uluslararası Türkmen-Türk Üniversitesi’nin futbol takımını olan UTTÜ Spor’u tutuyorum.

Türkmenistan süper liginde oynayan UTTÜ Spor’u tutmak büyük bir zevk. Çünkü o takım inanmış bir üniversite takımının dünya çapında neler yapabileceğini gösterdi.

Geçtiğimiz yıl Moskova’da düzenlenen 18. Uluslararası BDT Futbol Turnuvası’nda mücadele eden Türkmenistan şampiyonu UTTÜ Spor rekordan rekora koştu.

Bütçeleri milyon dolarlarla ölçülen takımlara karşı yılmadan mücadele eden UTTÜ’nün performansı ve başarısı her zaman göz doldurdu.

16 takımın mücadele ettiği turnuvada yarı finale kalma başarısı gösteren Türkmen-Türk Üniversitesi futbol takımı, son 9 yılda Türkmen takımlarının bu turnuvadaki elde edemediği başarılara imza atmıştı.
Turnuvada çeyrek finale çıkarak 8 yıldan sonra gruptan çıkmayı başaran ikinci Türkmenistan takımı olan UTTÜ Spor, C grubunda Moldova’nın Levadiya, Rusya Kulüpler Karması ve Ukrayna’nın Dinamo Kiev takımı ile eşleşmişti.

Dünyanın ikinci büyük çölü Karakum’un bağrı çıkıp gelen UTTÜ, Ocak ayında Moskova’nın soğuğunda, güçlü rakibi Dinamo Kiev’e 4-2 yenildi. Şikâyet de etmedi.

Kendi grubunda ikinci olan UTTÜ Spor’un yarı finaldeki rakibi ise Rubin Kazan oldu. Kırmızı kartlar nedeni ile yarı final maçına as oyuncularından mahrum çıkan Türkmen-Türk Üniversitesi futbol takımını teknik adamı Türkmen olan Rubin Kazan yendi ve UTTU Spor finale kalma şansını kaybetti.

FIFA ve UEFA’nın himayesinde organize edilen turnuvaya eski Sovyet ülkeleri ve Finlandiya (Gürcistan’ın yerine) katılmıştı. Kupayı da UTTÜ Spor’u yarı finalde yenen Rubin Kazan takımı kazanmıştı.

Bütün bunları, Türk girişimciler ile Türkmenistan Eğitim Bakanlığı’nın 1994 yılında ortaklaşa açtığı Uluslararası Türkmen Türk Üniversitesi bünyesinde oluşturulan futbol takımı yaptı.

Çiçeği burnunda ki, UTTÜ Spor süper ligdeki 6 yıl gibi kısa bir dönemde 3 kez şampiyonluğunu ilan etti. Başarılarından gurur duyduğum takımım, UTTÜ Spor, 3 defa Uluslararası Cumhurbaşkanı Kupası’nı, 2 defa Süper Kupa’yı ve 1 defa da Türkmenistan Kupası’nı kazandı.

İşte takım ruhu bu bir üniversite takımından kısa zamanda şampiyon çıkartmak…

İlk baştabana kalıbıma bakıp kaleciliği teklif ettiler. Ben de ilk yarıda 11 gol yemek büyük bir başarı sergiledim ve sonra futbolu bırakıp önlerini açtım işte gençlerin geldikleri nokta ortada…

Fakat 1998 yılında bıraktığım takımıma saha kenarından fotoğraf çekerek desteğimi sürdürdüm. Takımın gönüllü fotoğrafçısı oldum…

O dönemdeki çekirdek kadrodaki isimlerden aklımda kalanlar; Murat Argın (sınıf arkadaşım), Harun Yiğit, Akif Keskin (sınıf arkadaşım), Muhittin Çamlıbel, Ekrem xxx, Nurdoğan Kal, Süleyman Hacıyev (sınıf arkadaşım), Said Alkın (sınıf arkadaşım), Şaban xxx, İbrahim xxx, Murat xxx ve diğerleri hepsine teşekkürler.

UTTU Spor’un temelini atan ilk kadronun fotoğraflar için yukarıdaki fotoğrafımın üzerine tıklayarak galeriye girebilirsiniz.

İyi seyirler…

 

Yunus Erdoğdu – yunuserdoğ[email protected]