Cumhurbaşkanı Gül, dünyada ‘Yılın Devlet Adamı’

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, İngiltere’nin dünyaca ünlü saygın düşünce kuruluşlarından Chatham House’un Yılın Devlet Adamı Ödülü’nü aldı.

Londra’daki törende Gül’e ödülünü Birleşik Krallık Kraliçesi II. Elizabeth takdim etti. Gül, ödülü direkt Kraliçe’nin elinden alan ikinci devlet adamı oldu. Kraliçe Elizabeth 2005 yılındaki ilk ödül törenine de katılmış ve Ukrayna Devlet Başkanı Victor Yuşçenko’ya ödülünü sunmuştu. Kraliçe 2. Elizabeth, Gül’e ödülünü takdim etmesinin ardından yaptığı konuşmada, ”Yıllar boyunca saygın bir liderlik ve uluslararası bir devlet adamlığı sergilediniz. Bu ödülü Kraliyet Uluslararası İlişkiler Enstitüsü adına sunarak sizi tebrik ediyorum.” ifadelerini kullandı. Türkiye’ye 2008’de yaptığı resmi ziyarette, Gül’ün gösterdiği misafirperverliği şükranla anımsadığını ifade etti. Cumhurbaşkanı Gül de, ”Ödülü büyük bir onur ve alçakgönüllülükle sevgili ülkem ve Türk halkı adına alıyorum.” dedi. Ödül jestinden dolayı Kraliçe 2. Elizabeth’e teşekkürlerini sundu. Cumhurbaşkanı Gül konuşmasında ödülün arzularını hiç kaybetmeyen bir toplumun gelişme kararlılığını da onurlandırdığını vurgulayarak, ”Aldığım bu ödül, birçok iç ve dış zorluklara rağmen Türkiye’nin son yıllarda gösterdiği gelişimin de teyididir. Türkiye’nin AB yolunda sessizce gerçekleştirdiği demokratik, sosyal ve ekonomik devrime şahit oluyoruz. Bu ödül, bilgelik, sağduyu, empati ve sivil gücüyle hareket eden büyük bir milletin değerlerini de tanımış oluyor. Chatham House Ödülü aynı zamanda Türkiye’nin çok boyutlu komşuluk ilişkilerini de sınırlarının da ötesinde barış, istikrar ve refahı yeşertmesinin bir ifadesidir. Türkiye’nin yükselen demokrasi de serbest piyasa ekonomisiyle İslam dünyasında parlayan ilham kaynağı olmasını taçlandıran bu ödül, çalışkan Türk halkının başarısını da simgeliyor.” diye konuştu

İngiltere’nin eski Başbakanı ve Chatham House Başkanı John Major da Gül’ün iki ülke arasındaki dostluğa ve Türkiye’nin AB üyelik sürecine katkısına değindi. Major, ”Türkiye’nin AB üyeliğinin, AB ve Türkiye’ye yarar sağlayacağına, bunun Türkiye ve AB’nin uluslararası etkisini artıracağına inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Bir diğer adı “Kraliyet Uluslararası İlişkiler Enstitüsü” olan Chatham House, 2005 yılından bu yana her yıl, uluslararası ilişkilere katkılarından dolayı bir siyasi lidere ya da sivil toplum liderine ödül veriyor. Bu ödül ilk kez Türkiye’den bir yetkiliye veriliyor. Gül bu ödüle Irak’ta farklı grup ve kesimleri bir araya getirmek, Pakistan-Afganistan ilişkileri, Ortadoğu barış süreci, Afrika ile kurulan ilişkiler ve Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleştirilmesi gibi konulardaki katkı ve çabalarından dolayı layık görüldü. Ödüle bu yıl Fransa Maliye Bakanı Christine Lagarde ve Hırvatistan Cumhurbaşkanı Stipe Mesiç ile birlikte aday olan Cumhurbaşkanı Gül, mart ayında düşünce kuruluşu üyelerinin oylamasıyla seçilmişti. Chatham House ödülüne geçen yıl Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva layık görülmüş, Lula’ya ödülünü, Kent Dükü takdim etmişti.

BAZI AB ÜLKELERİ RUMLARIN ARKASINA GİZLENİYOR

Londra’da BBC, Bloomberg TV, Financial Times ve The Economist gibi medya kuruluşlarına mülakat veren Abdullah Gül, Türkiye’nin AB üyelik sürecini tıkayan ülkeleri eleştirdi. “İleriyi göremeyen” bazı Avrupa Birliği üyesi ülkelerin, Kıbrıslı Rumların arkasına gizlendiklerini kaydetti. Uluslararası düzenin Doğu’ya doğru kaydığını anlatan Gül, Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin’den oluşan BRIC ülkelerine, Türkiye’nin de katılabileceğine işaret ederek “BRIC artı T’den bahsetmeye başlarsak, bu sürpriz olmaz.” ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı, İngiltere’deki temasları kapsamında dün ayrıca Başbakan Yardımcısı Nick Clegg ve Dışişleri Bakanı William Hague’yi ayrı ayrı kabul etti. Londra’da Yunus Emre Kültür Merkezi ve Mimar Sinan Sergisi açılışlarına katıldı.

Gazetecilerle ilgili yasal düzenleme seçimden önce yapılabilir

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Ergenekon, Balyoz, Poyrazköy gibi kamuoyunun yakından takip ettiği soruşturmalara dair haber yapan gazetecilere açılan davalarla ilgili yasal düzenlemenin seçimlerden önce yapılabileceğini söyledi. Anayasa’nın ise ayrı ve büyük bir mesele olduğunu kaydeden Gül, “Anayasa, seçimden sonra ele alınacak bir konu.” dedi. Gül, Bloomberg HT kanalına yaptığı açıklamada Avrupa’da Türkiye’de ifade özgürlüğünün önünde engel olduğuna dair bir imajın olmasını istemediğini dile getirdi. AB İlerleme Raporu’nda, Türkiye’deki basın özgürlüğü konusunun da yer aldığının belirtilmesi üzerine Gül, “İsteyen istediğini yazabilir, isteyen istediğini söyleyebilir ve bugün herhangi bir AB ülkesinde olan basın özgürlüğü, Türkiye’de de vardır.” diye konuştu. Cumhurbaşkanı, gazetecilerle ilgili davalar konusundaki yasal düzenlemenin, gelecek yıl haziran ayında yapılacak genel seçimlerden önce yapılabileceğini kaydetti. Gül, önceki Chatham House’da yaptığı konuşmada, konuya ilişkin görüşlerini Adalet Bakanı ile paylaştığını ve bir kanun değişikliğine gidilebileceğini söylemişti. Ergenekon soruşturmasına ilişkin süreçte gazeteciler hakkında açılmış soruşturma ve dava sayısı 5 bini aştı. Açılan dava ve soruşturmalar ‘gizliliği ihlal’, ‘kamu görevlilerini hedef gösterme’ ve ‘adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs’ gibi gerekçelere dayandırılıyor.

Cumhurbaşkanı Gül’e, 12 Eylül’de referanduma sunulan anayasa değişikliği paketi de soruldu. Yüzde 58 oy oranıyla geçen paketin ülkeyi böldüğü görüşüne katılmadığını ifade eden Gül, kutuplaşma görüntüsünün siyasi çekişmelerden kaynaklandığını kaydetti. Gül, seçmenlerin metnin içeriğine göre değil, destek verdiği partilere göre oy kullandığını ifade ederek, “Metin bağımsız bir kurul tarafından yazılsaydı yüzde 90 oy alırdı.” değerlendirmesinde bulundu.

Eşinin başörtüsü açıklamasına destek verdi

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, eşi Hayrünnisa Gül’ün “İlkokul öğrencisinin kendi isteğiyle başörtüsü takması gibi bir şey söz konusu olamaz. Bu konuda karar verecek yaşa geldiğinde kararını verir.” şeklindeki sözlerine katıldığı bildirildi. Gül, Basın Başdanışmanı Ahmet Sever aracılığıyla yaptığı açıklamada, eşi Hayrünnisa Gül’ün İngiltere’de, lisans, yüksek lisans ve doktora yapan Türk öğrencilerle bir araya geldiği toplantıdaki sözlerini değerlendirdi. Gül, eşi Hayrünnisa Gül’ün toplantıdaki sözlerine katıldığını belirtti.

KAMURAN SAMAR LONDRA CİHAN