“Skovoroda ve Gülen: Hümanizm geleneğinin güncelliği” FOTO
Ukrayna Pedagoji İlimler Akademisi ile Diyalog Avrasya Platformu (DAP) organizasyonu ile düzenlenen, Ukrayna-Türkiye felsefe ve pedagoji konferansında Ukraynalı felsefeci ve eğitimci Grigoriy Skovoroda ile Fethullah Gülen’in fikirleri; “Hümanizm geleneğinin güncelliği” başlığı altında konuşuldu.
Ukraynalı ve Türk akademisyenlerin katıldığı, Ukrayna Pedagoji İlimleri Akademisi’nde gerçekleşen konferansta, Ukrayna’nın felsefe ve pedagoji geleneği ile Fethullah Gülen’in teşvik ettiği gönüllüler hareketini yuvarlak masa etrafında karşılaştırmalı olarak ele aldı.
DAP’ın kuruluşu ve çalışmaları hakkında bilgi veren DAP Eş Başkanı Harun Tokak; “Gülen bize dünya barışı için farklı dinden, farklı kültürden, farklı renklerden olan insanlarla da oturup konuşmamız gerektiğini anlattı ve öğretti. Bu çalışmalar Türkiye’de zaman içerisinde çok daha iyi anlaşıldı” dedi.
Gülen hareketinin eğitim anlayışı üzerinde duran Harun Tokak; “Okullara dikkatinizi çekmek istiyorum. Geçtiğimiz hafta 120 ülkeden bine yakın öğrenci Türkiye’deydi. Bu öğrenciler 15 gün boyunca Türkiye’de gösterilerde bulundu; folklor sundular, şarkılar söylediler, türküler söylediler, şiirler okudular ama en önemli ise birlikte yaşamayı Türk toplumuna sundular ki çok anlamlı fotoğraflarla karşı karşıya gelmiş olduk” diye konuştu.
HÜMANİZMİN ÇAĞDAŞ ANLAMI “MEDENİYETLER ARASI DİYALOG”
Bilkent Üniversitesi öğretim görevlisi Hilmi Yavuz ise 16 yüzyılda bireye indirgenmiş olan hümanizmin bugün için güncel olmadığını belirtti. Yavuz, bugünkü hümanizmin çağdaş anlamı “medeniyetler arası diyalog” şeklinde ifade edildiği takdirde, bunun ancak eğitim yoluyla hayata geçebileceğini belirtti.
Ukrayna ve Türkiye’nin manevi önderlerinin bir arada konuşulmasının önemine vurgu yapan Yazar ve Ukrayna Dünyası Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Aleksandr Şokalo; “18. asırda yaşayan Skovorada’nın manevi görüşlerinin eskimediği gibi Gülen’in modern dünyadaki manevi çalışmaları asırlar sonra da güncelliğini yitirmeyecek” dedi.
Skovorada üzerine çalışmaları bulunan Oksana Burak; “Skovorada insan özgürlüğü ve sevgisini ön planda tutmuştur. Bu yönüyle insanı ön plana çıkartan Fethullah Gülen ile çok ortak noktası var. Hocaefendi de Skovoroda gibi hiçbir şekilde politik akımlara kaptırmamıştır kendisini. Skovoroda’ya da birçok defa makam ve mevki teklif edilmiştir ama elinin tersi ile itmiştir. Hatta vasiyeti gereğince mezar taşına, dünya peşimden koştu ama beni avlayamadı yazılmıştır. Kendisinden geriye birkaç hırka ve insanlara armağan ettiği yüce fikirleri kaldı” dedi.
Akademisyenler felsefe oturumunda; Ukrayna ve Türk kültürlerinde Hümanizm geleneği, Grigoriy Skovoroda’nın pratik eğitim ve felsefesinde hümanizmin temelini oluşturan “insanın maneviyatla ikinci kere doğumu”, küreselleşme koşullarında geleneksel değerlerin manevi ölçüleri, milletlerin beraberce kendilerini geliştirme yolları ve kültürler arası diyalog konuları müzakere edildi.
Pedagojik sunumların yapıldığı ikinci oturumda ise, pedagojik gelenekler, terbiye sanatı olarak pedagoji, Gülen öğretisinin eğitim sistemi ve kişiliğin gelişiminde doğrudan ahlaki model olarak öğretmen konuları işlendi.
Akademisyenlerin; İngilizce, Ukraynaca, Rusça ve Türkçe yaptığı konuşmalar simültane olarak tercüme edildi.
YUNUS ERDOĞDU KİEV CİHAN
